13 Ocak 2011 Perşembe

yana yakına sana döndüm blogum

evet ben geldim. neler yaşadım hem de son zamanlarda... yine.
texas tommix tadında giden garip hayatım hiç böyle aptal olmamıştı.
mal, beni aldatmış. hem de çado'nun eski sevgilisiyle.
bitti.
bitmek zorundaydı. ona aldatılmaya tahammülüm olmadığını söylemiştim. dinlemedi.
keşke dinleseydi. keşke benden ayrılıp öyle yatsaydı o kadınla. ama beni aldatmasaydı. doğmamış kızımıza da haksızlık etmiş oldu. ya da yaşamaya söz verdiğimiz hayallerimize... verandamızda ona getireceğim çaylara mesela.
çok yazık etti blog, çok. geriye baktığımda kendini güzel hatırlatmayı bile çok gördü bana.
öyle ya da böyle. bu kez bitti ama.
sırf onun acısını hafifletmek için başkalarıyla görüşmeye çalışıyorum. başka insanlarla takılmaya..... işe yarıyor da. acım hafifliyor,ruhum yeni filizler veriyor aslında hayata.
bir de arada bu kadar çok vurmasa acısı.
dün sarhoşken aradım, sesini duydum.
yastığına başını koyduğunda eğer hala beni düşünüyorsan,beni unutamamışsın demektir dedi.
peki ya sen dedim. sen kimi düşünüyorsun.
başkasını dedi ruhsuzca. başkasını.
o lanet 1 saniye içinde, telefonu suratına kapatmayı, yalvarıp yakarıp beni aldatanın o omasına rağmen af dilemeyi veya sadece umursamıyormuş gibi yapmayı düşündüm. umursaıyormuş gibi yapmaya karar verdim.
laf arasında phoebe hala kızgın sana dedi. neye kızgın olduğunu bi bilsem gidip gönlünü alacağım dedim. bilmiyorum, dedi. çıktı işin içinden. mesajlarıma cevap verse,neye kızdığını ama yok.

neyse, konuştuk ve kapattık. geçen haftaki hamilelik korkumu anlattım ona. etekleri tutuştu hemen. bu sabah mesaj attım, tebrikler .. bey, yine paçayı sıyırdınız, diye.
aslında hamile olmadığıma sevindim. ne kadar az yüz göz olursak o kadar iyi.
işte böyle blog.
çözmem gereken şeyler var yine.
ama sabır.
rayına girecek elbet yine.
girer dimi?
xoxo
Agnes*